Çanlar Kimin İçin Çalıyor?

in YAZILAR
18. 09. 16
posted by: Administrator

 

Mustafa Güresti ön yazısıyla;

 

Bu serbest ölçü şiir Amerikan edebiyatçı Ernest Hemingway'in ünlü Romanı "ÇANLAR KİMİN İÇİN ÇALIYOR'a başlığını verdiği şiirdir.
 Roman geçen yüzyılın başındaki İspanya İç savaşında geçen olaylar üzerindeki kurgusundan hareketle savaşın anlamsızlığını vurgular.
 Her savaş özünde dayatmadır. Hedefine ilerlerken karşılaştığı dirençte somutlaşır görünür hale gelir.

 Dayatma zaman içinde ve günümüzde özde değişmiyor olsa da biçiminde değişmektedir.
 Savaşın da biçimi buna paralel olarak değişmektedir. Debisi de düşmüştür. Özellikle hızlı çekim olmaktan yavaş çekime doğru ilerlemektedir.

 Dayatma önce kendini karşısındakine yabancılaştırma ve ikinci adımda da karşısındakini 'ötekileştirme' sonrasında başlar.
 Yabancılaştırmadaki tek taraflılık, kişisellik ve keyfilik eksikliğini ötekileştirme ile tamamlamaya çalışır.
 Aradığı haklılık zeminini ırk, renk, dil, din ve cins ayrımlarından birinde arayarak ötekileştirmeye legal zemin arar.
 Ötekileştirme bu zeminlerden biri kullanılarak başarılır ve dayatma 'legalize' edilir. Sebep "içeriden dışarıya çıkarılmıştır" Maskelenmiş olarak.
 Böylece yapılan dayatma insanlık ve ona bağlanan ideallere veya insanlığın "bağlandığı ideallere (!)" ters düşmemiş olur. Suçun günahından kurtulmuş olmak için.
 (Tabii ben ince uzun külâhımı uzatıp içini de göstererek "buna anlat!" diyorum)

 1600'lü yıllarda yazılmış aşağıdaki şiir, yabancılaştırma ve ötekileştirme ile perdelenen bir gerçeği vurguluyor:
 'Dayatma yaptığın kişi eşit derecede sensin. Kendini başka türlü tanımlayamadığın ve kendisinden pay aldığın insanlıktır.'
 Taktığın maske seni kurtarmayacaktır.
 O çanlar senin için çalıyor.

 

 ÇANLAR KİMİN İÇİN ÇALIYOR ?

 Çeviri: Mustafa Güresti


 Hiç kimse bir ada değildir.
 Ne de bütünüyle kendisi,
 Her insan kıtanın bir parçasıdır,
 Gövdenin bir bölümü;
 Bir toprak parçası deniz tarafından alıp götürülse,
 Avrupa azalır.
 Tıpkı haritadaki burun gibi,
 Tıpkı senin veya bir arkadaşının sahip olduğu mülk gibi;
 Bir insanın ölümü de beni azaltır,
 Çünkü ben insanlığın kendisinde içeriğim,
 Öyleyse asla haber gönderip sordurma
 Çanlar kimin için çalıyor diye;
 Onlar senin için çalıyor.
 JOHN DONNE, 1624

 

 

 Şiirin orjinali;

 FOR WHOM THE BELL TOLLS
 No man is an island.
 entire of itself;
 every man is a piece of the continent,
 a part of the main;
 if a clod be washed away by the sea,
 Europe is the less,
 as well as if a promontory were,
 as well as if a manor of thy friend's or of thine own were;
 any man's death diminishes me,
 because I am involved in mankind,
 and therefore never send to know for whom the bell tolls;
 it tolls for thee."
 JOHN DONNE, 1624

Seçici Olan Yırtıcı Olur

 

Tahir M. Ceylan yazdı; Kurtlarla kartallar yiyeceğini seçer, çakallarla akbabalarsa seçmeden yer; o yüzden kurt çakaldan, kartal akbabadan yırtıcıdır. İnsanlarda da farklı değil, yediği yemeği, giydiği elbiseyi fazla irdeleyen, karşıdakini zar zor beğenen erkek ya da kadınlar [ ... ]

YAZILARDevamını oku...
Yıl 2020, Orda Hala Dönen Bir Dünya Var mı?

 

 

her ortak sesleniş geleceğe rahim

mavi kuş görünebilirdi

Auschwitz’lerde kıyametten geçenler

tarihini soyundu, masalını sildi

istediği ölüm kimindi?

bumerangdır ölüm, herkese döndü.

Gülten Akın

 

Bana yaşamımı, ruhumu, bedenimi ve her geçen günümü geri ver [ ... ]

BLOG-NOTDevamını oku...
İkizler Burcunun Yaşam Serüveni

içimde bir merak
öyle bir merak ki
ölümümden bir ay sonra
bir güncük yaşamak
ve dostu düşmanı
suç üstü yakalamak.

Aziz Nesin

İkizler burcunun yaşam serüveni ve diğer burçlarla olan uyumu ve uyumsuzlukları:

İkizler burcu yaşamda ki öğrenme sürecinin başladığı ana denk [ ... ]

BURÇLARIN SERÜVENİDevamını oku...
Bir Yalnızlık Kıyısıydı Gözlerin

Bir yalnızlık kıyısıydı gözlerin
Issızlığında büyütürdü kendini
Çoğalırdı hiç durmadan
Binlerce göz çıkardı ortasından
Yiter giderdim baktığımda
Ay doğarken
Yürür giderdi bulutlar
Koşardım peşinden
Kayıp düşlerimden
Kayıp da düşerdim
senin acı gerçeğine
Kaygandı durduğum [ ... ]

BLOG-NOTDevamını oku...
Cinsel Kimliğimi Kaybettim, Hükümsüzdür!

Silhouette of Nude- Tomas del Amo

 

Yeni çağ insanın yeni arayışları ile birlikte geldi. Ama bu geliş beraberinde bazı karışıklıkları da beraberinde getirdi. Her gelen muhakkak ki yanında bazı şeyleri de beraberinde getirir. Bu yüzden gelenlerin sığabilmesi için bazı şeylerin [ ... ]

BLOG-NOTDevamını oku...
Astrolojide Aşk Başkadır- 1.Bölüm

 

Her seven
Sevilenin boy aynasıdır,
Sevmek
Sevilenin o aynaya bakmasıdır.

Özdemir Asaf

 

astroloji’ de aşk başkadır!

 

Kadın ile erkek, karı ile koca, iki sevgili, iki dost, iki yakın arkadaş…

 

İnsanlığın başlangıcı hakkında kutsal kitapların sözbirliği ettiği [ ... ]

ASTROLOJİ YAZILARIDevamını oku...
Cadılar ve Büyüler

 

Cadıların ne olduklarını ve ne yaptıklarını bilmeyeniniz yoktur herhalde… Ben karacadılıkla suçlanana kadar açıkcası cadılarla pek fazla ilgilenmiyordum, hatta büyü kavramı benden tamamiyle uzaktı. Yapanı şiddetle kınar ve yoluma devam ederdim. Nerden bilebilirdim ki seçimlerimin [ ... ]

BLOG-NOTDevamını oku...
Anıların Nereye Ait

Persistence of Memory- Salvador Dali

 

hani çocukluğunun geçtiği o eski evin
önüne çıkarsın tesadüfen
başını kaldırır
pencerelerine bakarsın
ve bir gülümseyiş bırakırsın kapısına
kapıları kapalıdır
zorlarsan açılır belki
korkarsın açıldığında göreceklerinden
anıları
hatırlamak [ ... ]

BLOG-NOTDevamını oku...
NOSTALGİA: MAGAZİNA 2007

 

2007 yılında MAGAZİNA ZEN tasarım değiştirmek için kısa bir süre yayınına ara verdikten sonra yeni yerinde yeni temasıyla yayın hayatına kaldığı yerden devam ederken anasayfadan bir görüntü...

Benim, halkın çoğunluğunun bildiği anlamıyla magazinle ne geçmişte ilgim oldu, [ ... ]

BLOG-NOTDevamını oku...
Diğer yazılar...