Yeni bir yeni ayla herkese merhaba,
Ne zaman yeni ay yazısını yazmaya otursam bir önceki yeni ay yazısını ne kadar kısa bir zaman önce yazdığımı düşünüyorum ve zamanın hızına hayretle bakıyorum. Herşey sanki daha dünmüş gibi gelirken akan zaman bizi hızla dünden uzaklaştırıyor. Bizi bekleyen yeni deneyimlerin kucağına doğru hızla iteliyor. Bu ay da ne tür deneyimlerin içine gireceğimize bir göz atalım isterseniz.
Bu ayki yeni ay özgürlüklerin ve kalıpları kırmanın burcu olan kova burcunda gerçekleşiyor ve pekte ihtişamlı gerçekleşiyor. Yeni ayın gerçekleştiği saatlerde gökyüzünde oğlak burcunun yükselmekte olduğunu görüyoruz. Hem kova burcu, hem de oğlak burcu zamanın efendisi Satürn’ün kontrolü altındadır. Zaman, Satürn’ün toprak yönünü vurgulayan, yapılar oluşturma ve onları muhafaza etme anlamını simgeleyen, gerekli deneyimlerin alındığına emin olduktan sonra oğlak burcundan çıkarak, artık eskimiş yapıları çözüp kendini yeni ifade biçimleri oluşturmaya yönelten, Satürn’ün hava yönünü vurgulayan kova burcu dönemini başlatırken sanırım aklıma takılan zamanın hızı ve dün bugün yarın kavramlarını düşünmem tesadüfi olmasa gerek. Öyle ya zamanın efendisi Satürn her daim iş başındadır.
Zamanın bizi tüm ağırlığıyla ezdiği oğlak burcundan sonra Güneş kova burcuna geçtiğinde kendimizi bir önceki aydan daha rahat hissederken, aslında bir anlamda bitişe yaklaştığımızı da göz ardı etmememiz gerekiyor. Öyle ya son durağımız balık burcuna bir ay var. Bir döngü tamamlanarak yeni bir döngüye yer açmaya hazırlanıyor; hayatlar birbirini takip ediyor.
Bu ay kova burcunda yeni ay oluşurken, sanki bazı dersler tamamlanmamış gibi oğlak burcunun yükselmekte olduğunu ve yükselme çizgisine de Venüsün oldukça yakın durduğunu gözlüyoruz. İçinde bulunduğun şartlardan özgürleşmen için yapman gereken bir iki şey daha var der gibi bizlere göz kırpıyor. Venüs bildiğiniz üzere terazi ve boğa burçlarının yönetimi altındadır ve oğlak burcu aslında Venüsün yumuşak tabiatıyla çokta uyumlu değildir. Ama hayat bize her zaman gül bahçeleri vadetmediği ve zor derslerden geçirdiği için bazen tabiatımıza uymayan hallere zorlandığımız olmaktadır. Bazen buna adeta sürüklendiğimizi de belki hayatlarımızda gözlemlemişiz hatta deneyimlemişizdir.
İşte bu yüzden doğayı fazla da zorlamadan dengeyi sağlamaya çalışmak amaçlı, en adil nasıl olunuru sorgulayarak bu yönde çabalamak sanırız en doğrusu olacaktır. Venüs yükselen burçta dururken ve doğasından ödün vermeye zorlanırken bu zor dersin sonunda arzu ettiği ideal dengeye bizleri kavuşturacağını umuyoruz. Bu anlamda haritada Venüsle birleşmiş duran Sagittarius takımyıldızındaki sabit yıldız Rukbat’ta Venüs’ü güçlendirmektedir. Rukbat astrolojide kararlılık ve güce işaret etmektedir.
Satürn terazide güçlü iken, terazinin yöneticisi Venüs oğlakta çok zor şartlar altındadır. Venüs terazinin evi olan 7. evde güçlüdür, 1. evse gene Venüs’ün doğası ile uyumlu değildir; 1. ev onu kendini öne çıkarmak adına zor derslerden geçmek durumunda bırakmaktadır. Bir anlamda dengeler zorlanmaktadır. Sabit yıldız Rukbat bu zor şartlar karşısında sanırız Venüse destek vermektedir. Balık burcundan Uranüs’ünde Venüs’e yaptığı 60 derecelik açı reformsal anlamda değişimlerin süreceğini işaret etmektedir. Zemin bunun için aslında hazırdır.
Venüs’e yakın duran ama 12. ev sınırları içinde bulunan Jüpiter ise oğlak burcunun bazı katı yönlerini adeta kırıp eriterek sonsuzluğa savurmaya hazır bir bilge edasında Venüs’e destek olmaya hazır gibi görünüyor. İşe yaramayan, artık yetersiz kalan yapılar eğer zamanında çözülmezse ve yeni yapılar için yer açmazsa kendi hapisanesinde süresiz tutsaklığı da kabullenmiş demektir ki bu insanın gelişimi için asla arzulanmayan bir durumdur. Geniş perspektifiyle jüpiter işe yaramayan yapıları birazda sessiz ve derinden adeta içten içe oyarak sonsuzluğa savurmaya hazır hale getirmektedir.
Yaşanırken kayıp gibi gördüklerimizin bir süre sonra hazinemiz olduğunu keşfettiğimizde hayata içten bir şekilde göz kırparak bu ödüllendirilmeyi farkedip sevgiyle gülümseyebilmek inanıyoruz ki kayıpları yaşarken ki kadar zor olmayacaktır.
Kova burcundaki yeni ay oldukça ihtişamlı görünüyor; iletişimin gezegeni Merkür, ilahi sevginin gezegeni Neptün, şifalandırılmanın sembolü Kiron ve gitmemiz gereken noktayı bize işaretleyen kuzey ay düğümü ile birlikte değerlerimizi sembolize eden 2. evde ve kova burcunun 17. derecesinde gerçekleşirken, bu ihtişamlı yeni ay acaba bizlere neyi işaret ediyor?
Bu gezegen eşlikçileri bu yeni ayın aslında bizi daha çok kendi iç katılığımızdan, iç hapisanemizden özgürleştirmeye yönelik olduğuna dair işaretler veriyor gibi görünüyor. Şiron acılarımızdan ve yaralarımızdan, ötekilerin hepsinin birer parçamız olduğunu ve onlar iyileşirse bizimdekendimizi iyi hissedeceğimizi farkederek gereken yardım ve iyileştirme enerjilerimizi harekete geçirmeye, Neptün’se kayıplardan farkındalığa uzanan yolda özgürlüklerin aslında kendi özdeğerinin farkında olmaya ve kendi önünüzden çekildiğinde görünen manzaranın muhteşemliğine, yapabileceklerinizin farkına varmaya bizleri götürmek üzere varolduğunu anlıyoruz.
Bu yeni ay sanatsal aktivitelerin oldukça yoğun olacağı bir yeni ay olabilir. Neptün ve 2. ev bizlere yepyeni eserlerle karşılaşma şansı yaratabilir. Sanatçılar açısından yeni düşünceler ve yeni ilhamlarla dolu, üretimin yoğun olacağı bir ay olacak gibi görünüyor.
Bu ay gene Merkür’ün geri gidişiyle karşı karşıyayız. Bir önceki ay son dördünde başlayan bu geri gidiş daha önceki yazılarımda belirtmiş olduğum üzere tek başına asla bir anlam ifade etmez. İçinde olduğu şartlarla birlikte ana özel değerlendirilmelidir. Burda da bir önceki ayda başlayan ve bizleri düşünmeye yönelten olaylarla uğraşarak onları çözümlememiz gerektiğine işaret ediyor. Bir adım atmadan önce durup düşünmenin kimseye bir zararı olmaz herhalde.
Yeni ay ve geri giden Merkür’ün haritada Delphinus takımyıldızında bulunan Sualocin sabit yıldızı ile birleştiğini görüyoruz. Sualocin kutsal balık anlamındadır ve hristiyanlıktaki balık simgesi ile özdeştir. Etkileyici bir karaktere işaret eder ama aynı zamanda çocuksu bir çekingenlikte taşır içinde. Burda vurgulanmak istenen şey asıl meselenin çözümü yerine hayatta kalabilmek adına insanın bazı yeni yönler geliştirmesidir aslında. Zorluklardan ve sıkıntılardan sanatın doğmasını buna örnek olarak verebiliriz.
Bu ay dolunay yeni ay konularına çokta tezat teşkil etmeyen ve gidişin devamı niteliğinde balık- başak aksında gerçekleşmektedir. Balık ve başak burçlarının hemen ilk derecelerinde gerçekleşen bu dolunayın neleri açığa çıkaracağına bir göz atalım.
Dolunay haritasında kova burcu yükselmektedir ve Venüs artık oğlak burcunun yoğun baskısından ve ağırlığından kurtularak kova burcuna geçmiştir. Bu gerilimin bir nebze azalacağına işaret ediyor. Yalnız sıkıntılardan ve baskıdan ani özgürleşmeye geçişte kendi içinde tehlikeler barındırmaktadır. Düşünülmeden atılan adımlara karşı Merkür’ün geri gidişi işte tam bu noktada bir koruma mekanizması gibi çalışacaktır. Artık normal hareketine dönmüş olan Merkür’le birleşmesi özgürlük söylemlerinin çokça ifade edileceği bir ay olacağını söylemektedir. Elektrikli ilişkiler ve ifadeler bu dolunayda gündemi işgal edecektir. Birden bire başlayan birazda sıradışı ilişkiler, sıradışı düşünceler, daha bireysel duruşlar, işin içinde Venüs’te bulunduğu için kadınlarla ilgili hareketler bu dolunayı renklendiren temalar. Dış görünüş bu denli renkliyken Satürn ay birleşimi iç görünüşün o kadarda renkli olmadığını, hatta oldukça güçlü olduğunu göstermektedir. Boşuna yıllardır dişil enerji, dişil enerji demiyoruz işte size dişil enerjinin güçlendiğine dair etkili bir işaret.
Satürn kontrolündeki bu dolunay aslında herşeyin oldukça kontrollü geliştiğini, karmik etkiler taşıdığını ve çözülmenin bile kontrollü olacağını göstermektedir.
Özgürlükleri isterken hiç bir şeyin çabasız ve emeksiz olmayacağını bilmek gerekir diye düşünüyorum. Ve hiç bir değişim acısız sancısız gelmemektedir. Bunun için herkesin üzerine düşeni yapması, gereksiz eylemler yerine daha akılcı ve geniş bakış açılı bir hayat görüşü daha fazla huzur ve mutluluk getirecektir. Daima merkezde kalın, kalbinizden kopmayın.
Bu yeni ayın elektrikli doğasıyla ne kadar uyumlu olur bilemiyorum ama huzurlu bir ay geçirmeniz dileğiyle,
Sevgiler
Aylin Yabanoğlu
Görsel:
Two paintings, separately titled Humanity's Strongest and Humanity's Hope. Levi and Eren, Attack on Titan © Hajime Isayama.
https://www.deviantart.com/blique/art/Wings-of-Freedom