Zaman: Kronos mu, Kairos mu?

in YAZILAR
18. 09. 19
posted by: Administrator

Mari Alvig yazdı;

Kaçımız bizim için önemli olan her şey için yeterince bol zamanı olduğunu söyleyebilir? Kaçımız zamanı boşa harcadığını, daha verimli kullanması gerektiğini hissediyor?

Zaman nedir? Brian Green "Olağanüstü Evren" adlı kitabında, bize zamanın bir boyut olduğunu ve herhangi bir nesnenin hareketinin çoğunlukla uzamda değil, zaman içinde vuku bulduğunu anlatıyor. Bu, bilimin bakış açısıdır. Jean Shinoda Bolen ise "Yaşamın Kıyısında" adlı kitabında farklı bir bakış açısı sunuyor. Birbirinden çok farklı iki zaman türünü açıklıyor: Kronos'u ve Kairos'u.

Kronos günlük bazda içinde yaşadığımız zamandır. Saatlerle, dakikalarla ve saniyelerle ölçülür. Bir arkadaştan çok bir intikam tanrısı veya çok çalıştıran bir patron gibi görünür. Nadiren yeterince vardır ve biz gündelik aktivitelerimizi yapmak için zamanla yarışırken tükenmiş hissederiz. Kronos, planlar yaptığımız, randevular verdiğimiz zamandır.

 

Öte yandan, kairos zamanı, nazik biçimde akarken bizim anda olmamıza izin verir. Onu yakalamak için yarışmaktan çok, ona katılırız. Kairos, meditasyon, yaratıcı süreç, bir bebeği uyutma, iyi yazılmış bir kitabı okuma ve bize kişisel olarak anlamlı gelen diğer aktiviteler sırasında ortaya çıkabilir. Kişi telaşsızdır ve geçen sürenin farkındalığı olmadan, tümüyle o anın içindedir. Bunlar, ruhlarımızı besleyen anlardır.

 

Steven R. Covey "Verimli İnsanların 7 Alışkanlığı" adlı kitabında şöyle soruyor:

"Daha az zamanda daha çok iş yapmam bir fark yaratır mı? Yoksa, yaşamımı kontrol eder görünen kişi ve durumlara verdiğim tepkinin hızını mı artırır? Daha derin, daha köklü biçimde bakmamı gerektiren bir şey, iç dünyamda zamanımı, yaşamımı ve kendi doğamı algılama biçimime etki eden bir paradigma varolabilir mi? "

 

Bu sorulara verdiğimiz yanıtlar, kronos zamanını kairos zamanından ayırd etmemize yardım edebilir.

 

Janet Luhrs, "Sade Yaşama Rehberi" adlı kitabında, "zamanı kutsal kabul edin" diye öneride bulunuyor. Bu şekilde düşündüğümüzde, sınırlar koymak ve "hayır" demek daha kolay olur. Zamanımızı "kutsal" kabul edersek, girişimlerimizi ve önceliklerimizi tekrar tekrar gözden geçiririz. Hangi aktiviteler bizi beslemekte, hangileri tüketmektedir? Bizi davet eden bir gruba katılmanın getireceği sorumluluğa gücümüz yetecek mi? Hayatınıza daha fazla "yapılması gerekenler" sokmadan önce çok dikkatli düşünün. Ms. Luhrs şöyle devam ediyor: "Aktiviteleri birbirinden ayırd etmeye ihiyacımız var. Farkındalığımız gelişmemişse, yolumuza çıkan her aktivite ya da görevi kabul ederiz. Çünkü sürekli başarmamız gerektiğini düşünüyoruzdur. Bu durumu sürdürmemiz mümkün değildir. Böylece kaygı ortaya çıkar. Her yeni ayartıya çok dikkatli bakmalı, hayatımıza ne getirip ne götüreceğini kendimize sormalıyız. Eğer zorunluluk varsa veya hayatlarımıza olumlu, dengemizi bozmayacak biçimde katkıda bulunacaksa, o zaman "evet" demeliyiz. Bunun dışında "hayır" diyerek, bize, daha fazla boş ve sınırlanmamış zaman kalmasına izin verirsek yaşamlarımız daha iyi durumda olacaktır.

 

Eğer zamanın "kutsal" olduğunu kabul edersek, kendi kendimizle kalabileceğimiz zamanların olmasına izin verir, böylece duygusal bataryalarımızı şarj edebiliriz. Yaşamlarımızı gerçekten zenginleştiren şeyleri keşfetmek için, yapmaktan zevk aldığımız ya da fiziksel ve zihinsel sağlığımızı sürdürmek için yapmaya ihtiyaç duyduğumuz şeyler için kendimize izin verelim.

 

Hepimizi, kairos zamanına yer açmak için, hayatlarımızda boşluk yaratmaya davet ediyorum !

 

 

Çeviren: Serap Rumelili Öcalan

Kaynak: www.astrolojidergisi.com

Narsisizm; Yalnızlığın Sidikli Kontesi

Echo and Narcissus - J. W.Waterhouse

 

6 yıl önce kaybettiğimiz değerli şairlerimizden Can Yücel "Sevgi Duvarı" adlı şiirinde, "yalnızlığım benim, sidikli kontesim" derken acaba bir şekilde narsisizmi tarif ettiğini biliyor muydu acaba…?

Ya da bir "pop art" sanatçısı olan Andy [ ... ]

BLOG-NOTDevamını oku...
Değişik Bir Evrim İddiası

 

İngiliz evrim teorisyeni Oliver Curry, insanoğlunun 3000 yılına gelindiğinde evriminin doruğuna ulaşacağını ve daha sonrasında iki ayrı türe bölüneceğini öne sürdü.


BBC’ye yaptığı açıklamanın bir benzerini İngiliz televizyon kanalı Bravo’da tekrarlayan London School [ ... ]

YAZILARDevamını oku...
Bağırsak Sorununun Çözümü Elinizde

 

Özellikle orta yaşlarda görülen İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS), sindirim sistemiyle ilgili bir sorun olduğu için yedikleriniz çok önemli. Yaşam tarzınızı ve beslenme biçiminizi kontrol etmenizde fayda var.


Iritabl bağırsak sendromu en sık görülen sindirim sistemi bozukluğudur. [ ... ]

SOSYAL İÇERİKDevamını oku...
Astroloji Aşkın Derin Sularında- 1.Bölüm

The Kiss- Gustav Klimt

………

Birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun
Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez
Sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor
Bütün kara parçalarında
Afrika dahil.

………                                Cemal Süreya

 

 

Aşk [ ... ]

ASTROLOJİ YAZILARIDevamını oku...
Astroloji Aşkın Derin Sularında- 2.Bolum

Yazının 1.bölümü için aşağıdaki linke tıklayınız...

http://www.magazina.biz/index.php/astroloji/31-astroloji-askin-derin-sularinda-2-bolum

 

 

Desire- Paul Curtis

evde yengeç burcunun bulunması kişinin sürekli aşık olduğu kişiyi duygusal olarak beslemeye kendisini zorunlu [ ... ]

ASTROLOJİ YAZILARIDevamını oku...
11:11 Nedir?

 

11 Ocak 1992'de, 11:11 denen büyük bir gezegensel aktivasyon gerçekleştirildi. Dünyanın her tarafında yüz bini aşkın insanın katıldığı bu olayın amacı 11:11 Girişini açmaktı. Bu Giriş, iki çok farklı tekâmül sarmalı, dualite ve birlik sarmalı arasındaki geçiş kuşağıdır. [ ... ]

YAZILARDevamını oku...
Kuşku Üzerine...

Ertan Yurderi yazdı;

Kuşlar arasında yarasa ne ise, düşünceler arasında kuşku da odur... İkisi de hep alacakaranlıkta uçarlar.

Kuşkularımızı baskı altına almak, hiç değilse gözaltında bulundurmak zorundayız, çünkü kafamızı bulandırır, arkadaşlarımızı yitirmemize yol [ ... ]

YAZILARDevamını oku...
Kim Bu Gözcüler?

 

Marc Chagall

 

İbrani mitlerinde ve Tevrat'ta onlara "Nefilim" diyorlar. Eski Mısır'da adları, "Neter". Sümer mitlerinde "Anunnaki" diye geçiyorlar. Diğer yandan "Sümer" sözcügü, "Gözcü'lerin ülkesi" anlamına sahip. Hangi adla anılırlarsa anılsınlar, bütün eski kültürlerde [ ... ]

YAZILARDevamını oku...
Dünyanın En Eski Bayramı: Nevruz

 

Dünyanın en eski bayramı Nevruz, Türk dünyasında Göktürkler’in Ergenekon’dan çıkışı ve 12 hayvanlı Türk takviminde yeni yılın başlangıcı olarak 5 bin yıldan bu yana kutlanıyor. Kimi topluluklar, bu günü Tanrı’nın dünyayı yarattığı gün, kimileri Nuh Peygamber’in [ ... ]

YAZILARDevamını oku...
Diğer yazılar...