Tagore'dan...

in YAZILAR
18. 09. 20
posted by: Administrator

 

Eğer örülü saçların çözüldüyse
Eğer saçlarını ayıran çizgi düz değilse
Ve eğer yeleğinin ipek püsküllü kurdeleleri
Henüz bağlı değilse, aldırma.
Nasıl isen öyle gel; süslerinle oyalanma.
Çimenler üstünden, çabuk adımlarla gel.
Eğer çiğden ayaklarının kınası giderse,
Ayak bileklerindeki çıngırak sesleri azalırsa
Ve eğer gerdanlığından inciler düşerse, aldırma.
Çimenlikten çabuk adımlarla gel.
Gökkubbeyi saran bulutları görüyor musun?
Nehrin öbür kıyısından turna sürüleri havalanır
Ve ani rüzgarlar fundalıkta oraya buraya hücum eder.
Endişeli hayvan sürüleri köydeki ağıllarına koşarlar.
Gökkubbeyi saran bulutları görüyor musun?
Süslenmek için kullandığın lambayı boşuna yakıyorsun,
Rüzgarda titrer ve söner.
Göz kapaklarının lamba isiyle boyanmadığını kim bilebilir ki?
Halbuki senin gözlerin, yağmur bulutlarından da karadır.
Lambanı boş yere yakıyorsun, söner o!
Nasıl isen öyle gel; süslerinle oyalanma.
Eğer çiçekten tacın örülmediyse, kimin umurunda;
Eğer bileziğini bağlıyamadınsa, bırak kalsın.
Gökyüzü bulutlarla dolu, vakit geç oldu.
Nasıl isen öyle gel; süslerinle oyalanma.

 

 

 

Düşünüyorum da,

sanırım en büyük korkumuz olduğumuz gibi görünmek.
Yumuşacık kalbimizin fark edilmesi,

naif yönlerimizin keşfedilmesi,

cesaretsizliğimizin anlaşılması,

korkularımızın paylaşılması,

sanki zarar göreceğimizin en büyük işareti.
Kabuklarımızın altında kendimizi saklamakta ne kadar da ustayız.
Ne kadar güçlü korunuyoruz,

kalkanlarımızın ardında hissedilmeden,

el değmeden, sevgimizi göstermeden.
İstiridyeler, deniz minareleri, midyeler, kirpiler ve kaplumbağalar gibi.
Sahi koruyor mu bizi bu çatlamamış sert kabuk?
Kimse incitemiyor mu duygularımızı, inançlarımızı, benliğimizi?
Yoksa zarar mı veriyor bu ürkeklik, bu kabuk bize.?
Hissettiklerimizi gölgeliyor, yansıtmıyor mu gerçek kimliğimizi?
Duygularımızı bastırıyor, el ele tutuşmamızı engelliyor mu?
Eğer bir yıldız gibi ışıl ışılsak ve bir yıldız kadar
parlak, ne çıkar ateşböceği sansalar bizi ?
Belki en hoyrat yürek bile ateşböceğinin o uçucu,
masum, sevimli çocuksuluguna el kaldırmaya kıyamaz?
Güçlü kapıların arkasına kilitlemesek kendimizi,
korkaklığımızı, sevgi isteğimizi...
En insani yönlerimizi kayıtsızca sunabilsek...
Bu sert kabuğun ağırlığından kurtulup bir kuş gibi
uçacağım özgürce.
Anlaşılacağım ve bir ayna gibi yansıyacağım karşımdakine.
O da çözülecek belki.
Oysa bir görebilsek bunu.
Kalmadı böyle insanlar demesek!
Güven duygusuna bu kadar muhtaç olmasak!
Kırılmaktan korkmasak!
İncinsek, yaralansak!
Ne olur bir darbe daha alsak!
Yeniden açsak kendimizi,

atabilsek o kabuğu denesek, risk alsak, yanılsak!
Fark etmez, tekrar tekrar bıkmadan denesek!
Ve kucaklaşsak yeniden, tıpkı eskisi gibi...
Ne olduğunu anlayamadığımız o on beş yıldan öncesi gibi...
O zaman fark edeceÄŸiz,

ne kadar özlediğimizi birbirimizi,

neler biriktirdiÄŸimizi,

kaybolan değerlerimizi ne kadar özlediğimizi.
Beraber geldik beraber gidiyoruz oysa.
Vakit az, paylaşmak, sarılmak için.
Yaşadığımız coğrafya zor, şartları ağır.
Yüreği daha fazla küstürmemek lazım.
Sırtımızda ağır küfeler,

her gün katlanan ve koşullar bir türlü düzelmeyen.
Sevgiye çok ihtiyacımız var.
Ufukta kara bir kış görünüyor.
Ancak birbirimize sokulursak atlatırız o günleri.
Kırın o sert, o ağır kabuklarınızı, kurtulun bu yükten.
Korumuyor o kabuklar, aksine zarar veriyor bize.
Yalnızlığa mahkum ediyor bizleri, hem hepimiz bir
yıldızız.
Ne çıkar ateşböceği sansalar bizi.

 

Rabindranath Tagore

 

Görseller:

Woman Bathing I - Bren Price  

The Gift - Vanessa Berry

Süper Kadın Olma Hastalığı

 

Süper kadınların hastalığı olarak adlandırılan 'fibromiyalji' de hastalar, yaygın kas aÄŸrıları, çarpıntı, migren, ellerde uyuÅŸma, barsak spazmları, gaz ÅŸikayetlerinden yakınıyor. Hastalar doktora 'Her yerim aÄŸrıyor, dayak yemiÅŸ gibiyim, sabah bitkin kalkıyorum' diyerek geliyor. [ ... ]

YAZILARDevamını oku...
Çakralar

Çakra, Sanskritçe’de tekerlek anlamına gelir, ateş çarkı da denir. Bedenimizin içerisinde çakralar olarak bilinen yedi temel enerji merkezi hormonal salgı bezlerinin ve büyük sinir ağlarının üzerinde ya da çok yakınında olup belirli noktalarda omurgayla kesişirler.

Kadim metinlerde [ ... ]

YAZILARDevamını oku...
Bir Kendini Bilme Sanatı; Astroloji - 2.Bölüm

 

 

Bazen bazı gezegenler, doÄŸum haritasında bulundukları konumları yüzünden, kimliÄŸinizi yani Güneş’ inizi rahat ifade etmenizi önleyici durumlar yaratabilirler. ÖrneÄŸin Güneş’iniz Aslan burcundayken, Mars yengeç burcundaysa, bir Aslan gibi kükremezsiniz, savaşınızı verirken. [ ... ]

ASTROLOJİ YAZILARIDevamını oku...
İsis'in Yarası

 

 

- Her ÅŸeyden önce sunu çok iyi kavramak lazım: erkekler eril, kadınlar da diÅŸil diye bir ÅŸey yok. Eril-diÅŸil enerjilerin bizim kadın mı erkek mı olduÄŸumuzla fazla bir ilgisi yok. Bütün bu eril-diÅŸil dengeleri ve dengesizliklerinin hepsi de tamamen her birimizin kendi içimizde [ ... ]

YAZILARDevamını oku...
Meditasyon

 

Geoffrey Chandler - Meditation No.2

 

Ayla Yasa yazdı;

 

Dışarıda gideceğimiz yolu bulabilmek için içimize gitmemiz gerekir.

İşte yaşamın belki de en büyük paradoksu budur.

Kendi gerçek benliÄŸimizle buluÅŸtuÄŸumuzda "küçük ben"in bitmek tükenmek bilmeyen arzularından, ihtiyaçlarından, [ ... ]

YAZILARDevamını oku...
Kaderimizin Efendisi miyiz?

 

ABD’li Fred Alan Wolf, 72 yaşında bir kuantum fiziÄŸi profesörü. Bu konuda 11 kitap yazdı, "Taking the Quantum Leap" adlı kitabı ABD Ulusal Kitap Ödülü’nü aldı. Yarı belgesel yarı kurmaca film "What The Bleep Do We Know"a esin kaynağı oldu. Kuantum fiziÄŸi gibi karmaşık bir [ ... ]

HABERLERDevamını oku...
Astrolojide Aşk Başkadır- 2.Bölüm

 

İki kiÅŸinin karşılıklı harita uyumunu incelerken, kiÅŸilerin birbirlerinin hangi hayat alanlarını canlandırıp, hangi alanlarda sıkıntı ve sorun yaÅŸatacağını ise, kiÅŸilerin gezegenlerinin birbirlerinin doÄŸum haritalarında ki hangi evlere düştüğüne bakarak da görmek mümkündür. [ ... ]

ASTROLOJİ YAZILARIDevamını oku...
Başak Burcunun Yaşam Serüveni

Sizin için uzattım saçlarımı,
kestiÄŸim.
Sizin için söndürdüm bu ateşi,
yandığım.
Kurduğum bu çadır, bu saat
arındığım su
soyunduğum gece: Sizin için.
Enis Batur

Başak burcunun yaşam serüveni ve diğer burçlarla olan uyumu ve uyumsuzlukları:

BaÅŸak burcu yaÅŸamdaki [ ... ]

BURÇLARIN SERÜVENİDevamını oku...
Bir Yalnızlık Kıyısıydı Gözlerin

Bir yalnızlık kıyısıydı gözlerin
Issızlığında büyütürdü kendini
Çoğalırdı hiç durmadan
Binlerce göz çıkardı ortasından
Yiter giderdim baktığımda
Ay doÄŸarken
Yürür giderdi bulutlar
Koşardım peşinden
Kayıp düşlerimden
Kayıp da düşerdim
senin acı gerçeğine
Kaygandı durduÄŸum [ ... ]

BLOG-NOTDevamını oku...
Diğer yazılar...